FİZİK ÖTESİ

F= M.A
Günlük hayatımızda dış görünümü tarif eden Fizik kelimesinin etimolojisine baktığımızda, doğa bilimlerinin genel adı veya maddenin özelliklerini inceleyen bilim dalı anlamındaki Fransızca “physique” sözcüğünden Türkçeye geçtiğini, Fransızcaya da Latince physica “doğa bilimi” sözcüğünden evrildiğini ve Eski Yunanca “phýsis”, (doğa,tabiat) sözcüğünden türetildiğini görmekteyiz.
Fizik biliminde 1900 yılı ve öncesini kapsayan fizik anlayışına klasik fizik, 20. yüzyıl ve sonrasını kapsayan, görelilik ve kuantum tabanlı fizik anlayışına ise modern fizik denir. Newton, Galileo, Faraday ve Maxwell gibi bilim adamları klasik fiziğin; Max Planck, Einstein, Tesla Rutherford, Stephen Hawking’in gibi bilim adamları da modern fiziğin önde gelen isimlerindendir.
Klasik fizik, kütlesi büyük, hızı küçük olan cisimleri kapsar, makro evrendeki olayları açıklamaya çalışır. Modern fizik ise, atom ve atom altı parçacıklardan oluşan ve ışık hızına yakın hızlarda hareket eden cisimlerin hareket ve davranışlarını açıklamaya çalışır.
Işık hızında giden bir arabanın farları önünü aydınlatır mı veya ışık hızında giden bir arabada aynaya baktığımızda kendimizi görebilir miyiz? Klasik fizikçiler ışık hızında giden aracın hızıyla fardaki ışığın hızı aynı olduğu için aracın önünü aydınlatamayacağını yine ışık hızıyla giderken aynaya baktığımızda her ikiside ışık hızıyla gittiği için aynaya akis ulaşamayacağından aynada kendimizi göremeyeceğimizi iddia eder. Modern fizikçiler ise ışık hızının kaynağın hızından (aracın hızından) bağımsız olduğunu dolayısıyla arabanın farının önümüzü aydınlatacağını ve aynada kendimizi görebileceğimizi iddia eder. Ya sizce hangisi? Aslında burada en önemli varsayım bir maddenin ışık hızına ulaşıp ulaşamayacağı, ulaşırsa ne olacağı, enerji yada ışığa mı dönüşeceği, tekrar maddeye dönüşümün mümkün olup olmadığı sorularıdır ki bu sorular; zaman, evren, sonsuzluk, karadelikler, madde-antimadde, karanlık enerji, zamanda yolculuk gibi birçok konuyu da akla getirmektedir.
Bu bağlamda, belki de yarın bir bilim adamı (bu kişi neden siz olmayasınız! ) yepyeni bir şey keşfedecek ve bu buluşla bilimsel kavramlar ve evren yeniden şekillenebilecektir.
Kuantum fiziği ve karadelik çalışmalarıyla tanınan ve uzayda farklı fizik kanunları olduğunu ileri süren ünlü modern fizik profesörü Stephen Hawking’in 03.14. 2018’de (Dünya Pi Günü) hayatını kaybetmeden önce üzerinde çalıştığı son araştırması, yaşadığımız evrene benzer başka evrenler de olabileceğiyle ilgiliydi. Belki de onun tavsiye ettiği gibi “zamanın kısa tarihi” tükenmeden önce yıldızlara bakmayı asla unutmamalıyız. Meryem Ateş
Merhaba, benim adım Fizik…
Annem; merak duygusu, babam; öğrenme arzusu’nun aşklarından doğmuşum. Ama ne doğma! İnsanlar resmen benim doğmamı dört gözle bekliyorlarmış. Neden mi? Çünkü insanın doğasında var olan merak duygusu, varoluşlarını öğrenme, bilme arzusu onları yakıp kavuruyormuş.
İşte ben de tam bu duygular zirvedeyken dünyaya gelmişim. Aslında, “Evrene gelmişim.” desem daha yerinde olur.
– Kimisi bir ağacın altında sevdiğini düşünürken kafasına düşen elmanın neden düştüğünü merak etmiş,
– Kimisi hamamda yıkanırken hamam tasının neden suya batmadığını merak etmiş,
– Kimisi varlığının neden ve nasıl ortaya çıktığını merak etmiş ve böylelikle ben de bu merak duygusundan hayat bulmuşum.
Yaşımı sormayın çünkü hatırlamıyorum.
Çok yaşlıyım çok…
Ta evrenin oluşmaya başladığı “Big Bang” tarihine dayanır yaşım.
Hissettiğim yaş ise daha 18
Sizinle aynı dili konuşmadığımızdan olsa gerek, iletişimimiz zayıf. Dilim yüksek matematiktir benim. Bir ülkeye bir millete ait değilim. Ben tüm insanlığa aitim. Mesleğim ise size doğayı, evreni ve varoluşunuzu anlamanız için yardımcı olmak. Yaşam standartlarınızı yükseltmek, hayatınızı kolaylaştırmak ve daha fazla zamanınızın size kalması için uğraşmaktayım.
CERN’de yapılan çalışmalarla elde edilen bilgiler, keşifler sayesinde hepiniz benim sayemde daha fazla sosyalleştiniz.
Akıllı telefonlarınız ve yapay zekalarınız, hayatınızın her anında her köşesinde. Bunun gibi, keşfedilmeyi bekleyen daha neler var, neler. Ne sırlarım var benim bir bilseniz. Hepsi sizin için… Bu sırlara vakıf olmak için dilimi az da olsa öğrenmelisiniz, beni tanımalı, bana karşı olan bakış açınızı değiştirmelisiniz. İçinde öğrenme, bilme tutkusu olan bilim ve fizik meraklılarına bu şekilde ulaşmak istiyorum.
Birlikte mikro dünyadan makro dünyaya seyahat edeceğiz. Biliyorsunuz ki, her seyahat insana heyecan verir. O heyecanınıza ortak olmak istiyorum.
Sizinle tanıştığımız için ben çok mutluyum. En kısa zamanda tekrar görüşmek üzere.
Hoşça kalın.
Bilimle kalın.
Fizikle kalın…
Çiğdem KOÇOĞLU